Demokrat Parti’ye Operasyon mu Düzenleniyor?

Merhaba kıymetli okurlar ve takipçiler…

Son günlerde Demokrat Parti gündemden düşmüyor. Bu durumun en önemli etkenlerinden biri de Cumhuriyet Halk Partisine (CHP) yakınlığı bilinen Damga Gazetesi’nin Demokrat Parti’de deprem: Tabelalar bir bir sökülüyor” başlıklı haberi karşıma çıkmasından dolayı olduğunu düşünüyorum.

Damga Gazetesi taraf olduğu için okuyacağım ve takip edeceğim bir gazete olmamakla birlikte, gazetenin imtiyaz sahibi Mehmet Mert, 14 Mayıs 2023 Genel Seçimlerinde İstanbul 3. Bölge CHP Milletvekili Aday Adayı olması dikkatlerden kaçmıyor.

Damga Gazetesi’nin “Demokrat Parti’de deprem: Tabelalar bir bir sökülüyor”  haberini okuduktan sonra Demokrat Parti İstanbul İl Başkan Yardımcısı Aytekin Güler’i hemen ardından haber de ismi geçen Demokrat Parti Ataşehir İlçe Başkanı Deniz Finci’yi aradım.

Demokrat Parti Ataşehir İlçe Başkanı Deniz Finci, haberi okuduğunu belirtmesinin ardından Demokrat Parti Ataşehir İlçe Başkanlığı’nın tabelasının sökülmediğini, görevlerinin başında olduklarını ve konuyu avukatına iletip, gazete hakkında gerekli işlemleri başlatacaklarını belirtti.

Deniz Finci ile görüşmemin ardından Aytekin Güler’i arayarak Demokrat Parti ile gelişmeleri ve son zamanlarda parti hakkında çıkan haberleri sordum. Aytekin Güler şu ifadeleri kullandı;

“Demokrat Parti’ye gerçekten de bir operasyon düzenleniyor. Siyasetin yeniden operasyonel adımlar ile dizayn edilmeye çalışıldığı bir döneme şahitlik ediyoruz. Biz bu senaryoları daha önce de defalarca izledik! Demokrat Parti’nin 1946’dan beri ortaya koyduğu Demokrasi mücadelesi ve ödediği üzücü diyetler de bunun çok önemli kanıtıdır. Türkiye siyaseti belirli dönemlerde kasıtlı olarak çıkmazlara sürüklenmektedir. Bu gibi bazı kasıtlı çıkmazlar, siyaset odaklı olmasına müteakip toplumun karşılaştığı yıkıcı sosyoekonomik koşulları da beraberinde ortaya çıkartmaktadır. Bu operasyonları düzenleyenler için toplumun hiçbir bir değeri yoktur. Onlar için varsa yoksa hizmet ettikleri sahipleri vardır.”

Türk siyasetinin kırılma noktası; milletin devletini kucakladığı 1946 yılından bugüne dek yaptığı sayısız hizmetler Demokrat Parti’yi toplum gözünde yıkılmaz bir armada haline dönüştürmüştür. Milletin bir siyasi harekete böylesi bir destek vermesi elbette ki farklı siyasi oluşumları ciddi rahatsız etmektedir. Bu günlere geldiğimizde ise elbette ki Demokrat Parti’nin başta iktidar partisi ve havuz medyası tarafından görülmez gelinmesini daha iyi anlayabiliriz.”

“DEMOKRAT PARTİ’NİN GÜÇLENMESİ İLE İLGİLİ CİDDİ ENDİŞELERİ VAR!”

İktidar partisi ve havuz medyası ile bazı muhalefet partileri ve muhalif medya kanadının da Demokrat Parti’nin güçlenmesi ile ilgili ciddi endişeleri vardır. Biz bu endişeleri çok çok iyi anlayabiliyoruz çünkü Demokrat Parti toplumun hiçbir kesiminin manevi değerlerini kullanarak siyaset yapmamıştır ve ilke olarak da yapmaz. Bu duruş bizi; Anadolu’nun ortak makul değerleri çatısında bir birleşme yuvasına dönüştürmüştür. Bize bunu yaşatmanın içinde olanlar da kendilerini asla demokrat saymasınlar!”

BU ANCAK “YAPAY ZEKA ESERİ YAPAY DEPREM” OLABİLİR..

“Yine bir operasyonun ortasındayız. Bu defa günümüzün moda algısı ancak bir yapay zekâ eseri olabilecek bir vurgu oluşturulmuştur. Benimde buna ilk sözüm; bu ancak sanal deprem olabilirdir. Anlamsız kişilerin, menfaat siyaseti…”

“Siyasi partilere toplumun her kesiminden vatandaşlarımız katılım sağlayabilir ve bunda hiçbir sakınca da yoktur. Ancak kişiler yaptıkları iş kadar konuşabilmeli ve hadlerini de bilmelidirler. Siyasi partiler kuruluş iddiaları gereği devlet yönetimine taliptirler ancak içerisinde bulunan teşkilat mensupları bazen yanlış tercih olabilir. Böyle durumlarda o kişilere usulü ile görevden el çektirilir. Tabi görevi elinden alınan herkes yaşadığı sendromu kolay atlatamayabilir. Hele de diğer partilerde bir makam ve koltuk kovalıyorlarsa çok daha kötü duruma düşerler. Tıpkı bizim bu sürecimizi başlatanlar gibi. ”

BU SÜRECİ PARTİMİZDE MAYASI TUTMAYANLAR BAŞLATTI..

Demokrat Parti’de yaşanan bu süreci başka partilerde adaylık kovalayan teşkilat mensupları başlattı.

“Maalesef ki evet!.. Hem partimizde mayası tutmayan hem de diğer partiler ile dirsek temasında bulunan bazı kişiler yetkili organlarımızca bir değerlendirilmeye tabi tutulmuş, parti disiplinine ve tüzüğüne aykırı davranışları tespit edilmiş ve ona göre de işlemler başlatılmıştır. Bu kişilerin partimiz ile zaten ilişikleri kesilme durumu gündemdeyken konu sulandırılmış ve bu 3-5 kişi gayri ciddi açıklamalar ile partiyi bir yıpratma intikamı hareketine dönüştürmüştür. Bizi şaşırtan tarafı ise bu kişilerin tek bir noktadan emir alarak medya kuruluşlarını da bu yalan ve yanlış haberleri yaptırabilmeleridir.”

“Aslında hiçbir siyasi kariyeri de olmayan kişileri bu açıklamayı yapacak kadar ciddiye almak gerekmez ama dezenformasyona ufak bir dur deme adına bende bu açıklamayı yapma hakkını kendimde duydum. Bu ocakta aldığım terbiye gereği de çizgiyi aşacak bir beyanı tercih etmem ancak kimse sanmasın ki uysal koyunuz!”

“Bakınız; burası 400 bin üyesi ile 78 yıllık Demokrat Parti! Burada elbette ki herkese kapımız açık ancak siyasi ilkeleri olmayanları takdir edersiniz ki da aramızda barındıramayız. Bizim büyüklerimiz elli yıl devleti yönetti ve tüm Dünya’nın yokluk yıllarında mucizeler başardı. Biz Genel Başkanımız  Gültekin Uysal’ın güçlü iradesi ve olgun duruşu sayesinde Türkiye’de siyasetin darmadağın olduğu son 22 yılda ayakta durabildik. Türkiye’nin iktidardan sonra gelen barajı aşmış 4-5 partisinde dahi yaşanan kırılmalara karşın biz dimdik ayaktayız.  ”

BAZI İLÇELERİMİZ VE YÖNETİCİLERİMİZ İLE YOLLARIMIZ AYRILDI

“Sayısal olarak bakarsanız evet bazı ilçelerimiz ve yöneticilerimiz ile yollarımız ayrıldı, ancak bu noktada onların partimize katıldığı tarihe ve vermedikleri gayreti size sorsam? Biz bazı gerçekler ile yüzleşmeye hazırız ancak gerçekler göreceli olmamalıdır. Bu ayrılıkların fayda-zarar tahlilini doğru yaparsak biz bu süreci bir yıkım değil bir yenilenme olarak görebiliriz.”

“Bakın ben size durumu en net hali ile şöyle özetleyeyim… Siyaset maya işidir; tutmazsa tutmaz!.. Görevler verildiği gibi de geri alınır. Bu koltuklar hiç kimsenin babasının tapulu malı değildir. Siyasi parti vakıf gibidir; vatan için hayrına aslanlar gibi çalışacaksın, üreteceksin. Biz şahsi menfaatleri gereği makam kovalayanların buradaki istikballerine taş koyuyorsak, şimdi onları yanlarına alan diğer partiler düşünsün. İşin özü budur ve ancak eğer ki konuyu incelemeden bunu haber yapan medya grupları var ise de onlar önce basın ilkelerini ve ahlaklarını gözden geçirmelidir.”

Yazımı Ambose Bierce sözüyle noktalamak istiyorum, “Bir insanın hayatta yiyebileceği en büyük çelme, kendi yalanının ayağına dolaşmasıdır.”

27 Şubat 2024 – Yakacık